Modellerin
müthis endişeleri
hep bir yerlere sıkışmış insanlar
Cam ardında
Emniyette gibiler
Boş zamanlarımda
endişe ediyorum tanımadığım insanlar için
ölü gibi yapıyorum kurbanlık koyunlar için
hapishanelerim de
kadın türünden
dikkatimi aldatmak için
Bazen hassasça
Bazen isyan dolu
kan içtiğim sabahlarım
buluşalımmı mezarlıkta diyorsun
aşık olduğumuz yerde
İnsanlar birer efsane
yeraltına götürüyorlar hep ruhlarını
çılgın otlar arasına
hayat hırsızı diyorlar ölüme
oysa ip atlarken buluyorlar
her mevsim ümitleri çocuklarda
zindanlarım da
Gözden kayboluyorlar
tenin çağırdığı zaman beni
Boş zamanlarımda
ara sokaklarım da
amansız çağrıların da
Bazen dua
Bazen sığınaklarım
Gerek yok
Gerek yok ... diyorsun
Dışarda
Tavşan ırıyor ardından otların
amansız peşinden
tutsam ellerimle seni
Herkes dışarda
otları kucaklıyorum
Ayrılığı iptal ettim
Kalabalığa katılmaya gidiyorum
bir dala ilişmek için
sıklaştırın safları
bakire orman gibi
karışmak lazım oysa
çılgın sarmaşıklara
Dışarda
Flora fırtınalı
korkusuz uyuyan sular var
kancamı hazırlıyorum
bir kavanoza hapsetmek için güneşleri
Bu heyecan umurundamı ısırıkların
kayalar kadife içine sarılı bende
bulma riskiyle beni
senin yanında
Serada
cam altında hayatım
kanamakta çentiklerim
Ve zalim umut
Hançerler masumiyet içinde
bulutlar üzerinde çiviliyim birde
duman içindeki mücadelelerim
gözlerin altında buğulu
yaban ağrıların
Ve tenim yarılıyor birden
bir yanım acıya kına
bir yanım kırmızı baslıklı kıza emanet
ehil ve eski uydularım
duyuyorum eğrilirken
esnerken
her sabah çocukları
aşka