Dişlerimin arasında çiğnediğim gururumu kanatıp,
Çaldım her defasında yüzüme kapattığın kapılarını.
Nasır tutan parmak sırtlarıma yüklenen
Özlemlere aldırmadan taş duvarlar ördün
Kuru dallardan kırılgan gönlüme.
Sevinçlerimi düşürdüğüm sokaklarında,
Çamurlara gömülen umutlarımı yok sayıp
Adımladım her defasında kaldırımlarını.
Değiştirdin adresleri aldırmadan kayboluşuma...
Sırattan ince kalp gözüme yükledin
Tövbesiz isyanları.
Cennet vadeden cehennemlerinde
Kül olan hayallerimi, teslim edip rüzgârına,
Uzattım yanan avuçlarımı
Alevlerinin kırmızıya kesen közüne.
Aldırmadan acıyan canımın hıçkırıklarına,
Gül gösterip dikenleri sapladın sineme.
Yine geldim, kapındayım ey
aşk!
Kır, dök yerden yere vur
Değiştir adreslerini.
Taştan duvarlar ör, düşür sevinçlerimi.
Kül et hayallerimi, isyanlara sal günahsız sevgimi...
Yine kanarım,
Gül gösterip dikenleri saplayacağını bile bile
Yine açarım sana sinemin en beyaz yerini
Yitir bendeki seni
aşk!
Ben yitirmeden sende kendimi.
Öldür bende kendini
aşk!
Ben öldürmeden sende yüreğimi.