Geldi işte
Sonunda tüm arsızlığıyla karşımda
Hadi, diz mısraları yan yana
Kudretin varsa anlat beni bana
Suskunluğum damlarken şakaklarımdan
İçime yayılıyor bir ince acı
Ne desem havada asılı kalacak
Yüzyılların en muallâk sorusu
AşkBenim kudretim yeter mi anlatmaya
Boşluğu okşarken parmaklarım
Gözlerim yerin çizgilerinde
Bir insana öykünür gibi yılların armağanları hep koynunda
Susuyorum
Diyecek sözüm yok
Affet hazırlıksız düştüm sana
Heybemde nedenler, niçinler
Ve bahanelerim yok
Son bir cüretle
Başlıyorum sözlerime
Sen ki diyorum
Şahları şaha kaldıran
Boşluklara anlam kazandıran
Sen ki bana yaşama kudreti bahşeden
Nasıl anlatayım seni sana
Aşk susarken ben yarım ağız gülümsüyorum
Ardından bakakalıyor gözlerim
Tenime değiyor imgeler
Yalayıp geçerken rüzgâr gibi
Anlıyorum susmak ve kabullenmek
aşka en güzel cevap...