Issız bir karanlığın gölgesinde
Baykuşlar bakıyor bana bende onlara
Köpekler ağlıyor ahşap evin yanındaki kulübede
Korkutuyor ansızın çalan kilise çanları
Farz oldu artık gitmeler derken
Sen çıkıyordun kapıdan bir anda
Duvardaki resmin,oyuncak ayın,giysilerin
Hepsi vardı o gardolap şeklindeki bavulunda
Ve vurdun kapıyı gittin...
Götürme dedim giderken
Yalnızlığımı
Alma dedim sevdamı ayaklar altına
Yapma dedim
Gitme dedim
Dinlemedin
Ve gittin...
Senden sonra
Bir çare derman aradım yaralarımı sarmaya
Sokaklarda yattım
Bıkmadan
Eziyet ettim fani bedenime
Dayanamadım
Girdim ıssız kuytu köşelere
Durmadan seni aradım
Bulamadım...
Ve şunu anladım...
Sen gittin ama
aşk bana kaldı...
Uygar Kaleci