Kar yağmur dinlemeden bekledim ben gideni
Gördüm ve incitmedim dediler çok medeni
Bir elbise misali atarak bu bedeni
Çamur balçık sinede açtın mı
aşk çiçeğim?
Su sabunla arınmaz nefistir siyah kömür
Gece gündüzle dönen sevda burcunu sömür
Şu hayal deryasında beyhude geçti ömür
Resim aynı yinede şaştın mı
aşk çiçeğim?
Kaybetme korkusundan sızlıyor sol yanımız
Kapılmışız rüzgâra feda olsun canımız
Mutluluk bir gülüşte budur hayat anımız
Fırsat şimdi kenede kaçtın mı
aşk çiçeğim?
Aşkı tanımayan kalp sanki kırılmaz demir
Vakti zaman gelince yakar bir küçük emir
Tak dünyayı çubuğa elma şekeri kemir
Herkes fazla çenede taştın mı
aşk çiçeğim?
Kalabalık gönüller tehlike ile dolu
Bu seher goncasının bülbülden geçer yolu
Arayan aranandır asan ederse ulu
Silesi bir tanede aştın mı
aşk çiçeğim?
Mazi ateş közüdür meçhuldür bize yarın
Sabır ve muhabbetten vuslat olacak kârın
İstiflerde çürütme elde ettiğin varın
Bir kez olsun senede saçtın mı
aşk çiçeğim?
Ahmet Çelik
SİLESİ: Bardağın ağzına kadar dolu hali.