Primatlar arasında
sarı tenekeden pul,
provizyonsuz,
düşük duyarlıklı
potpuri
aşklar içinde,
ölçüsüz saygılarla putlaştırılmış
strilize
aşklar ararken,
aşka dair ne kadar racon attıysak
gelip yüzümüze çarptı.
Aldığım nefes yaşamak değildi,
emeksiz
aşkların kurbanıydım
ve o
aşklar emeksiz olduğu kadar
kutsal da değildiler
ölmek için azrail beklemezlerdi,
sermaye sofrasında burjuva dünyanın
konformizmine ermişlerdi,
sömürüye ve zulme dokunmayanların
okus pokusçu
iç değersiz
oligarşiklerin
aşkıydı.
Yaşamın ve kavganın yarısı kadınım
ılık bir rüzgar gibi girdiğinde yüreğime
yargıladım hepsini
gönül yağmacıların,
eski anılar ömrünü tamamladı,
gönlüme bahar geldi,
gökyüzü yalnızlığım
yeryüzü sevincime karıştı,
hüzün yıldızları bir bir söndü,
buldu denizini gönül martıları
hoş geldin
aşk devriminin kızı...