aşk düşünce...
bir şehir düşer sessizce. ..
aşk düşünce...
her şiir;
kendi şairini öldürür gizlice...
bu akşam beni anlamaya çalışma!
bu akşam bana çıkan bütün yollar
aşk acılarından hamiline bi gece yarısı.
biliyorsun... sadece bizi ağlatmıyor;
bu orantısız yürek yarası. .
hınca hınç bi meydanda tek başına söylemek gibi özgürlük şarkısını,
ve "ikide bir elini başına götürüp düzeltmek gibi rüzgârda dağılan yanlızlığını"*
kişiye özel acılar üretiyor bu gaz bulutlu isyan akşamları...
ciddiye alma kayan yıldızı
sadece şair sataşması. ..
biliyorsun; şiir profosyonel işim değil;
şiire istediğim gibi karıştırabiliyorum duygularımı. ..
ağrıdan tutarlı düşünemiyorum;
tam şuramda bi yumruk
aşk acısı.
düşünce nakavt. ..
ona kadar saymaya gerek yok;
dönmeyecek!
sen bana kadar say gözyaşlarını
biliyorsun profosyonel boksör de değilim;
ama... yumruk yumruk ölmeye alışabilirim...
provayı taksimde yaptık...
düşünce güzel...
nakavt olsa da...
güzel...
şimdiki zaman...
acı
dolu
bi anadolu...
"mışlı geçmiş zaman..!"
geride bırakır-mış bütün acıları... yalan!...
inan; acıya müptela oluyor
gönlüyle gören her adam
ve kurtaramıyor a/di'lliği geçmiş zaman. ..
sahafın tozlu raflarında unutulan
kara kaplı, yırtık kapaklı bi kitaptı
bütün bu acıların başlangıç noktası. ..
"ve tanrı kadını yarattı ve kadın
aşkı"
ve
aşk. ..
... sonra uğursuzluk bulaştı.
evet... bi uğursuzluk var!
bi uğursuzluk yüklenmiş şehrin bütün mahalle kenarları
sana aldığım hiç bir çiçek üç günden fazla yaşamadı...
almadığım bi tek kırmızı gül kaldı; kasıtlı. ..
ama kaç ölümsüz çiçek yaratır seni seviyorum demek
göz yaşartan bir soğuk akşamda
ateşin başında, içinin bi türlü ısınamadığı...
birde bunu hesapla. ..
ah hiç
aşkların ucuz kırmızı gül bağnazlığı;
aşkın çiçeği...
aşkın rengiymiş!
biliyorsun; kendi kendine
aşk adı vermiş
kurnaz bi tüccarın
toprağında yetişen tek çiçekmiş...
...
ha! kitap diyordum... aklım sahafta kaldı...
ve tanrı kadını yarattı ve kadın
aşkı yarattı ve
aşk kapitalizmi yarattı...
biliyorsun; gün gelecek!
aşkın yirmibir kırmızı güle terk edilmiş
maddesel teslimiyetçiliği
yürekten aşıklar adliyesi
numara yetmiş yedi, taksim/gezi adresinde
hesap verecek
bu kez AK'lın değil, hAlK'ın terazisinde...
ah vebalini hic almadığım kırmızı gül
tek kadife yaprağına kıyamadım senin
ne
aşk için... ne koparıp koklamak için. ..
taylandan bu yana genç ölenlerin
mezar başlarına yeterince bırakıldılar. .
yükü ağır geliyor sıradanlaşan
aşklar için. ...
dedim ya...
bu akşam
beni anlamaya çalışma...
giderek
aşktan uzaklaşıyor yaşam. ..
ve
aşk olmayınca
her şiir;
kendi şairini yarım bırakıyor...
sonra...
sonra... su içsen kafan karışıyor. ..**
prosayko
(şiire istediğim gibi karıştırabilirim duygularımı.
.. M.Akdeniz'den esinlenmiştir)
* cemal abi
**nedim abi...