Aşk ile
Kaleminin kanıyla yaz duvarlara
Adı
aşk olan tümceler sarsın şehri
Kaç güneş batacak daha
Denizin mavisi yeşile çalarken
Ve kaç kelebek ölecek
O mahzun akşamlarda
Karanlık pencereden odana dolarken..
Aşk…
İle uç diyeceksin
Lambanın etrafındaki pervaneye ..
Bütün ölü kelebekleri topladın nedense
Üç güne sığan ömürlere
Üçler, beşler, yediler, kırklar eklemeye çalıştın ,
Dünya bir arenaydı
Bütün herkes oradayken öldürülürdü
Aşk……
Göz göre göre bir gladyatörün keskin gözlerinde
Kraliçe arı ilk kez peteğinden dışarı çıkıp
Ölüyordu bak işte bir kölenin yüreğinde...
Aşk bir kölelikti …..
Eski Roma’dan yeni İstanbul’a kadar uzanan ..
Kelebeklerin nesli tükenmekteydi
Gelincik kırmızıları açtı yedi tepeli şehirde
Eski Urum diyarında, Kız kulesinde, Salacak’ta
Bir gemi gidiyordu Rumelikavağına
Ruhuna hicranını söyleterek
Yine o yorgun sanatçıya,
Dolunay çoktan gitmişti uzak dünyalara
Aşk…
Ve mehtaplı geceler olmayacaktı
Artık o eski köhne surlarda..
Döngeller açıyor bak işte
Kazılmış tüneller ışığa kavuşmuyor artık
Ölü karıncalar taşıyor
aşkı savrularak rüzgarda,
Bir yasemen Boğazı geçmeye çalışıyor
Ve nilüferler çürümekte …
Aylardan Ağustos,
Günlerden bilirsin bilmem ne işte?
MUSTAFA GÜLCAN.......