"anla canım
bir kir var avuçlarımın içinde yüreğime sıçrayan
anla artık
günlerce içimde patlayan bir tufan var kalbimi eriten
anla canım;
-karşımda sürekli ürkek halli çocuklar var"
sen kimsin bilmiyorum
beklemeyi sevdiğimden beri seni b e k l i y o r u m
la natürelliğimden başlıyorsun çalmaya
hangi enstrümanlardan acemiliği öğreniyorsun / bilmiyorum
külli ezberlemişsin yüzümü
aşk'ın panoramasından yüreğimi seyrediyorsun
ben ki hiç seyretmedim kendimi
kadınlığımdan hüzzamlığa geçiş izni ile büyüyorum
bekle canım
hiç tanımadan söylenmiş türkülerden geçer sevdalıklarım
gözlerime bak!
bir iki elaya çalar belki tütünsü yakarışlarım
ben bir kaç senedir fikrime muhalif düşler görüyorum
sen bil canım
martılardan bile korkuyorum, mavi denizler gelince üzerime
sırtımdan vuran balıkları almıyorum artık koynuma
bir iki dalga yutuyorum,genzimde kalıyor
usulca bileklerimden öpüyorum
sen bil canım
hiç kimsenin canını yakmıyorum
begonyaları asıyorum boğazıma
bir fulya,bir nergis saklıyorum baş ucumda
aciz besteler yapmıyorum, kapından dönercesine
sen duy canım
bir bilsen biçareliğe kaç şiirler yazıyorum
ne kadar büyüyorsam
aşk'ta
eşitliyorum acılarımı ayrılıkla
anla canım
bir bilsen söyleyemediklerim kadar yaşlanıyorum
söyleyemediklerim kadar sana yaklaşıyorum
anla artık hem sırdaşım, hem yoldaşım
uyuştu tüm yürek ağrılarım
ben söylemeden sen anla artık canım...