Geceler mütemadiyen infilak etti
Hüznün gardırobunda bulduğum aynası girdap
Alın terimi helalleştirirken,
Dilimi ‘lâl’leştirdi…
Sevinci ve umudu yetim koyup gitti tutku…
Acının beni sürüklediği yollara vurdum yalın ayaklarımı
En kadim yaralarla yüzleştim…
En derin kesiklerle…
Uyudu uyku!
Gözlerimden minik bir aydınlık sızsın diye âleme;
Ne çok kitap sıktım beynime!
Başını alıp giden tümceler döküldü dudaklarımdan,
Utangaç, asi ve isyankâr…
Aşka dair… İnsanlığa sair… Bilge ve şair…
Oysa çok basitmiş kural;
Çıkmak için batmak,
Kalkmak için düşmek,
Arınmak için kirlenmek gerekmiş…
Dönmek için gitmek!
Başlamak için bitmek...
Kendisiyle aynada hesaplaşan bir ayna gibi
Aldatmış hayat bizi!
Yeniden doğmak için ölmek gerekmiş!
Antakya, 21 Mart 2015
Ali ASAFOĞULLARI