Sigaram yarım yandığında,
Sevinirdim,
Yine yol göründü diye.
Yada beyez lekeler tırnağım da,
Zenginlik işareti! Derlerdi.
Ne kadar çok masalmış oysa bunlar,
Ne gezebildik yarım yanmış sigarayla,
Ne zengin olabildik.
Gönül zenginliği para etmiyorsa,
O zenginliği koy bir kenara!
Geçinemedik bile
İki ay üst üste.
Yoksa tırnaklardaki beyazlık,
Sefilliğin habercisimiydi?
Yada yarım yanan sigara,
Otur oturduğun yerde diyesi.
Doğaya aşık oldum önce;
Karın beyazlığına,
İlkyazın cıvıltısına,
Sonbaharın hüzün sarısına.
İnciltmedim bir böceği,
Kanadında gözüm olmadı serçenin,
Taşlamadım da kedi yavrularını.
Peki yaşamın intikam hevesi ne diye?
İnsan içindi tüm uğraşım,
Yaşamak ve yaşatmak insanca.
Karlıkayın ormanında yürüyemedim oysa,
Korkusuzca.
Kalleşliği hiç sevemedim,
En gerektiği anlarda,
Seni seviyorum diyemedimmi
Yoksa?
Yağmurda yürümek aptallık sayılsa,
Hoşuma giderdi ıslanmak oysa.
Bir varmış bir yokmuş söze giren de,
Yaşamın güzellikleri hani nerende?
Seni bir gün b
aşka ellerde görende,
Kendimemi bilmem kıme kızayım?
Aşk dediğin tek saşına para etmiyor,
Kalemlere sarılmak inan yetmiyor,
Uzun yıllar beraberdik anın gitmiyor,
Yıllaramı yoksa tanrıya mı kızayım?
Gün gelince anılar mazinde canlanacak,
Kalbin hoplayacak bir rüyaydı sanacak,
Eros sanıyormusun yalanlara kanacak,
Artık bıktırdı acılar ben yıllara kızayım.
22-12-2009 00-38