Hazirandı
Yılanların bile sevişken zamanı
Karılırlardı
Umarsızca birbirlerine
Ne çok korkardın yılandan
Bense yalandan.
Yeni yetme gülüşlerimize
Sığdıramazdık mavinin dudağını
Benim bıyık arası terlerim
Senin gerdanında açtırırdı gamze gülleri
Eşeleyip ateşin külünü
Savururduk titreyen yanlarımızı
Aşk, rulet oynardı
Ruhumuzun gün ortası çukurunda
Ve
Dudaklarımdan
Bir atımlık mermi
Değerdi
Dil arası boşluğundan
Islak tenine
Sen bende
Ben sende kaybolurduk
Zaman en derinlerinde
Şimdi
Beyaz begonviller kurutup
Kış güneşinde
Sıkıca sarıp ince belinden sessiz gecelerime
Sensizliğin son perdesinde
Uzanıp yatmak var ya
Sonsuz
Ölümüne....
M/ G