Tel örgüler de ayırdı bizi,
Sana demiştim oynamayalım o çukurda, dinlemedin ki beni…
Boşalttım kaygısında, boğulduğum içimi
Bir kelimenin içine hapsolmak;
tenhasında bir cümlenin yok olmak,
Kaybolmaktı dileğim :
sevda yanıkların,dağlarken c/ ismimi.
Olmadı ki ; buldular beni..
Ben saklanmaya çalıştıkça , buldular.
Türlü işkenceler yaptılar aklıma ;
oysa sen kalbimdeydin,
Göz alıcı parlaklıkla, yağıyordu yaşlarım,
İSTANBUL , yeni şarkılar besteliyordu o gün,
Hani ben, o içilemeyen kahvenin kırk yıl hatırına susuyordum..
Her sustuğumda yakalanıyordum; ne garip..
Sen o zamanlar ,kısık bir sesle, yeni bir şiir keşfediyordun..
Devir ; kavimler kapısını devirmişti çoktan
Görünen ve görünmeyen sonları düşünüp
Yeni kehanetler ,yatırıyordun dizlerinde..
Dize dize diziyordun;
Hani ; tüm makamları kulağıma fısıldıyordun..
Sana demiştim oynamayalım o çukurda, dinlemedin ki beni…
Tüm mısralarımı çaldılar önce
‘’Altın’’ en değerli madendi, o dönem.
Ve neye dokunsam altın oluyordu,
Çok dua etmiştim:
aşkımı almasalardı,
Kelimelerimi ç/almasalardı bari,
Çevirdiğim her sayfada ,’’kendim ‘’olmaya çalışan b
aşkalarına, savaş açmaktan yoruldum..
‘’Kimse değilseler,ben olsunlar bari’’, deyip,
ahmak bir ana fikirle düşüyordum yollara :nafile çabam…
İlk fırsatta, bir kaşık suda boğdular beni,
Öldüm..
İlk ölüşüm değildi ki bu, yine de şaşırdım..
Dinç bir kalemle, dikildim karşılarına,:kelimelerimi ç/almasalardı bari,
En çok buna üzüldüm,aslına bakarsan:
Ben de biliyordum yoksa, bıçak sırtı bir
aşkın masalında,
Kaçınılmazdı ölümüm..
Sana o çukurda oynamayalım demiştim !
SİBEL EŞİYOK