boşluğun ıssız kaburgasına
eriyip damlıyordu düşünü büyüttüğüm o!
bütün fotoğraflarda
beni bir çölle yan yana koydu his
esasen gökyüzünün mavi oluşuydu beni yanıltan
aşka
kendimdeyken dokundum
sonraları diyebilirim ki hiç uyumadım
bunun neresi tuhaf!
ateşi üst üste koyup bir dağa çevirdiler
dağ da büyür
örneğin beslenince bir kalbin kanından
mesela şu mor ütopyada
kayda değer emeği vardır
aşk denen yangına yoğunlaşan azalmalarımın
siz
çıplak bir elle isanın ateşe dokunduğu gibi
sersem bir refleksle
aşka dokundunuz mu hiç
ben dokundum işte
aynalar
göz çukurlarımda kaynayan kıyamete
ilk defa boşaltıyordu yüzümü
sonraları diyebilirimki maviyle iç içe hiç yaşamadım