Aşk ve Devrim
Zaman alır doğruyu bulmak,
yanlışları görmeden
ve bu da
ne doğrunun yanlış olduğu
ne yanlışın doğru olduğu
anlamına gelmez
aşk ve devrim gibi...
aşk; devrim demektir
ama devrim, darbe değildir
devrim, yeniliktir
devrim, özgürlüktür
devrim, kırlangıç kanadında
güneşe koşmaktır
deli taylar gibi
devrim, çocuk gözünde umuttur
sevda gibi...
zaman alır doğruyu bulmak,
martının güzelliği seyreden içindir
balık suyunda mutludur
gül dalında
kuş kanadında, özgürdür...
güzellik peş para etmez
ne kadar güzelsen o kadar varsın
ne kadar çirkinsen o kadar feministsin
ne kadar feministsen
o kadar kirlisin
ve ne kadar güçlüysen
o kadar haklısın...
tahliye olmuş yorgun bir ölü
valizinde hüzünleri
gözlerinde umutları saklı
aynalara bakanlar
gördüklerini kendilerine benzetirler
yavru kedinin üzerinde
lastik izi varmış
kimin umurunda
sevdalarda ahu-zar
arka sokaklarda metal bar
vur gecelere kendini
az öpüşüp çok sevişen bedenin
doysun erotizmin kokusuna
sana ne
memleket batıyormuş
sistem çöküyormuş
millet perişanmış
ne düşünürsün bunları
yazıktır yorma uyuşuk beynini
sen dalgana bak
kırmızılarının içinde....
Devrim mi?
o da neymiş?
yenilir mi, içilir mi
yoksa üzerine yatılır mı
diye patlatma beynini....
aşk mı?
altın tepside sunulmuş
bir kadeh şarap
bir porsiyon havyar salatası
kırmızı bir jartiyer
ve bir fransız öpücüğünden ibarettir
diye düşünüp akıtma suyunu...
aşk. devrimdir
devrim, darbe değildir
devrim, yeniliktir
devrim, özgürlüktür
devrim, çocuk gözünde umuttur
namlunun ucunda açan gül gibi...
Celil TAŞ