aşk mükellefi sözlerin
şu yüreğim de ki hasret matemine
gözlerimde ki saklı anıyla tuz basıp
bıçak yarası olmuş satırlara düşüşü
figan eden bir geleceğin
ufuklara sargılı gün sayımına
bir arafın gidilemeyen durağında
mahur çalan sürgünü
boş sayfaların inancı belki de bu
bahar sesli yalanıyla
bir hayalin sarnıcından gelen
büsbütün çile oyunu
adım adım toplanırken hele şu ömür hasadı
kaç kelam daha vurulmalı
şu vuslatının meşki uğruna
kaçı da düşmedi ki dizelerin toprağına
silikleştikçe gökyüzünün maviliği, geceye
düğümlenen bir örgüsü
yaşayan yanım ve yokluğu
zaten varlığın cümleler de bile hiç yoktu
soyut bulvarlar da sevda ezgisi çalan lambalar da
yaşanarak soldu ve solma da