yine göğ(s)ümde o serseri karanlık
bir devrimdi oysa sana sevdam
davasına baş koymuş bir militandım
bir kez daha ölüme müebbet yedim ellerinden
söyle
bu kaçıncı cinayet?
anlasana
yine faili meçhul yalnızlık düştü payıma
ve
acıları üzerime yama eden yalancı maskene aldandım
düşlerim göçük altında yar !
söyle, susma
vicdanına çektiğin mil uyutuyor mu kirpiklerini
hala bakmaya kıyamadığın masal perin değil miyim yoksa
düşüyor mu düşlerinden her gece kelebek kanatlarım
ve yanarken Yusuf'un kuyusunda har'la
içine attığın cehennemden beni kim alacak
sen beyaz cennetinde mutluluk şarkıları mırıldanırken
bir töre cinayetinden ne farkı kaldı
aşkımızın
sela'lar okunacak az sonra ardımdan
ve açılan eller fatiha okurken
içine gömdüğün son duada dudak izlerim olacak..
kaldırın cenazemi artık
saf tutmalısın ön sıralarda
cinayet mahaline koşuşan bir cani gibi
sakil ve masum.
sevdi de sonra onlara,
çok sevdi beni de
yalan da olsa ben de sevdim de
benim en sevdiğim yalandı
çocukluğumdaki yalanlardan sonra
ve toprakla ısıtın tenimi
mavi bir cehennemi kaldıramam şimdi..