gökyüzünde sakindir hayat
tiki ağaçlarının uzantısıdır bulutlar
en hoyrat çığlıklar alev kuşlarının cıvıltısıdır
aşklar da din dil ırk ayrımı yoktur sevgili
ve bütün nehirler asil akar...
.......im
senle biz nesli tükenen cherokee kabilesi kadar az
asırlardır aynı yerde çömelen dağlar kadar sessiz-iz
coşkusunu yitirmiş adımlar kadar durağan
bataklığı kurumuş kurbağalar gibi cılız...
kayıp kentlerin mor ötesi ışıklarında palazlanan gölgeler kadar da uyuz-uz
yani uzar gider bu kadar-lar...
şimdi satırları okurken usturuplu bir küfür sallasan da
bilirsin aynalar sadece görür- duymaz
...ım
her
aşkın görünmez katili şüphe...
bizde kuşkular ayağımıza dolandığında, ilk birbirimizi suçladık
sonra kırıldık döküldük bu sevda kanatlarımıza kurşun
gözlerimize demir perde...
za man la
uçurulmayı özleyen uçurtmalar
sandıkta havalanmayı bekleyen mendiller gibi sarardık solduk
elendik belendik tozlu yıllara...
s a v r u l d u k
-vazgeçtin sen vazgeçtim ben-
......
yeryüzü
yaşayan ölüler cehennemi
kan şerbetiyle şekerlenen vampirler
ateşle barutla zenginleşen, açlıkla sınanan ülkeler
elleri yüzleri dağılan, bacakları kopan çocuklar...
işte bu yüzdendir ki...
aşk-ın zilleti, sevdanın külfet-i ağır
insanlığın emeklemeyi bile beceremediği dünya da
aşk yalan!
sevdayı dillendiren şairler şiirler...
züleyha ve yusuf olmaya çalışan adem ve havva-lar yalan
doğru yoldayız sevgili
aşka yenilmeyecek kadar kutsal yüreklerimiz
ah! bir de seni özlememeyi becerebilsem
ayşe uçar
12/01/13