bir düşyanığı
adım silik dilinde
ve
kaç ölüm var içinde
tersine dönsem
geçip gitsem ömrümden
gözümün görmediği mutluluk
bir ucu hep karanlık
can yakarken papatyalar
yağmur tenimde ağlar
bir yığın sancı
kayıbım...sebepsiz...
çevirsem başımı vurgun
İzmir'de rüzgar
koynumda zamansız dalga
sendeler sığ koylarda
oysa
yokluğunun kıyısı sonbahar
ve şimdi
yeminleri çözerken sözlerinden
AŞK yarım kalıyor ellerinde
yitip giderken
azad et beni...
seviyorum bilmesende...
bilinmeyen tarih...