Ben kızıl sultanların yatağını bozduğu
Gediz’in sahipsiz oğluydum
Ey..! şehir..şehriyar İzmir
Kanayan ve kanadıkça güzelleşen şehir
Körfezine vurmuş bir erkek ölüsüyüm
Şimdi; anaların doğurmuyor
yabancı yüzüm suyunda aksini bulmuyor
Vur yüzüme
Savur beni gavur
De ki;
Aşka yaşın tutmuyor
Siz de biliyorsunuz ey..! şehir ahalisi
Sivilceli sultanlar
Etiket bakışlılar
Kuyruk akşamları
Otobüs durakları
Pasaport kaçamakları
siz de biliyorsunuz
Ben bu kentin çözülmemiş diliyim
Size bildik sokaklara serseriyim
"Beni sarışın meleklere
Kumral sorularla sorun"
Ben martı kanadında kara
Serçe yürekli korkunç biriyim
Ey..! akşam ..Ey..! batan..
Ey..! ufkumda solan nar çiçeğim
Çözüyorum bulutlardan kırmızı entarini
Eteklerinde namus gibiyim
Kaçarım şimdi
Kimim kimsem bir kız ismi
Göğsümü Fırat’a
Aşkımı Sırat’a saklar gibiyim
Vur yüzüme
Savur beni gavur
De ki;
Aşka yaşın tutmuyor
Yazarın Notu:Burada iki İroni var yanlış anlaşılmasından korkarım..
Birincisi Gavur izmir sözüne..(Siyasetçinin dediği değil o beni ilgilendirmez.).Ben orta anadolu'dan gelen bir arkadaşımın ince bir sitemine İzmir'den sitem yolluyorum..
Diğeri ise bir tarihi not; Gediz nehrinin yatağı Sultan Abdulhamit han tarafından değiştirilmeseydi, Gediz'in getirdiklerinden dolayı bu gün körfez olmayacaktı..Kordonboyu ve imbat da...Bu da ona Kızıl Sultan diyenlere ince bir sitemdir..Tarihimin hepsine sahip çıkarım..bana aittir..Bendir..Onurumdur..Günahıyla sevabıyla bizimdir yani..
şiiri ilk kez burada yayınlıyorum..
İzmir'den yürek dolusu selam ve muhabbet edebiyat dostlarına, gül emekçilerine..