Aşkın çıkmazlarında kayboldum.
Firağında visal özleminle boşalıp doldum.
Sevdan uğruna
aşkın dağlarında,
Gözü kara bir muhabbet fedaisi oldum.
Aşkın sokağında her kapıyı çaldım.
Sevdan hayaliyle bir başıma kaldım.
Mahir bir yüzücü olmadığım halde,
Sevilmeden sevmenin deryalarına daldım.
Aşkın dağlarında sevda bayrağını diktim.
Yokluğunda her şeyden usandım bıktım.
Hasretine dayanamadığımdan dolayı,
Visal çivilerini gönül kapısına çaktım.
Aşkın gergefinde gül vechini dokudum.
Gönül gözleriyle
aşkın kitabını okudum.
Hasretini doldurdum bardaklara,
Bir nefeste içtim kana kana yudum yudum.
Aşkın çarşısında dolaştım Pazar Pazar.
Sensizliğin, artırır gönül sıkıntılarımı azar azar.
Sevda meclislerinde her konuşulduğunda,
Aşkın paslı kılıcı yüreğimi ikiye yarar.
Aşkın bahçelerinde seni andıran gülleri kokladım.
Seninle yaşadıklarımı gönül kasamda sakladım.
Uzun ve sıkıntılı gecelerin sabahında,
Ömür defterimdeki kara sayfaları akladım.
Aşkın yüzüğünü taktım parmağıma.
Envai türlü fidanları diktim gönül dağıma,
Güle aşık bülbülleri konuk etmek isterken,
Baykuşlar tünedi gönül otağıma.
05/02/2011