Yağmurlar doldu yüreğime , karabulutlar misali
Bozguna uğratıdı, gönül birliklerim hilelerle
Birgün taç meal oldu,
Birgün trevi çeşmesi,
aşkının yolunda hislerim
Güllerin ne suçu var sana aşığım diye
Bülbül de yar olamazmıydı güle
Zühre ne eylesin yusuf una kavuşamadı ise
Mevlana nefesini vermedi mi şems diye diye
Güneş batarken Ayı göklere çıkartan
Sanatını mihrimah ın bedeninde yaşatan
Diyar diyar dolaşıp
aşkından
Parçalarını dört bir yana saçan
Ellerini açıp açıp dualarla avunan
Gözüne perde çekip
aşkı için yanan
Aşıklar neylesin geçmişin tozlu sayfalarında
Dağları delemedim ferhat gibi
Çöllere düşemedim
Leylasını arayan mecnun gibi
Eski
aşklar arafta kaldı dönmez geri....
Aşkın Mektuplara bahsi geçmez oldu
Uzaktan uzağa gönüller yol beklemez oldu
Gidene gözyaşı akmaz oldu
Yirmibirinci yüzyılın kalplerinde