Kocatepe'de penceresi olmayan
hep ihmal edilmiş
hep imkansız bir hayale
giriş altı ayak seslerinin gölgesinde
biletler biriktirdiğim
bir odada kalıyorum
Ne vakit akşam
Ne vakit sabah bilmiyorum
Çokça yalnız yürümüşlüğüm var
Tunalı'dan Seymenler'e
Hiçbir sarı saç uğramıyor
duvarımdaki gazete küpürlerine
"Herşey güzel olacak" yalanı asılı sadece
Milyon kere oturuyorum Yüksel'deki o banka
Seni hep ilk kez görüyorum
Son kez görecekmiş gibi bekliyorum
Elime tutuşturduğun o dergiyi
hiç okumadım oysa
"Aydınlık" istemiyorum gözlerinden b
aşka
Ben bilmiyorum sağımı solumu önümü arkamı
Hiçbiryerinde yokum devriminin belki
Susma demesi kolay
Boğazı hep yitirilmiş bir umuda düğümlü
Elleri korkak tutuşmalara
Sırasının gelmesinden endişeli bir ruha
Kocatepe'de penceresi olmayan
üzerinde hep şiirlerden intihal edilmiş
hep kitaplardan ödünç alınmış kelimeler yazan
eylem vakti gösteren
takvimler biriktirdiğim
bir odada kalıyorum
Ne vakit hazan
Ne vakit hüsran bilmiyorum...