Bugün 23 Kasım 2024 Cumartesi, içime sığmayan deli bir aşk bu...

Aşk Şiirleri



bu sana son şiirim;
kalemim dört tekerin üstünde kıvrılırken ve onlarca yüz kağıdımda kesişirken..
sabahın üryan saatlerinde, sanadır damla damla akan...
...

AŞKIN SICAK ELLERİ

Bakir adımların, hissiz senfonileri
Yürek evimde dilleniyor
Yeşile düşmüş gözlerinin umarsızlığında
Ellerimi ellerinden yıkadın

Ah! nazının çemberinde dönüyorum
Üstelik niyazında bitmez

Toprağın üstünde bitiyorsun
Göğsümde yaprakları yeni çatlamış kedersin

Ah! sevgilim
Yürek ormanlarında, kırıp geçtiğin dalında
Nabzımın kelebek sevilerinde
Bu sana kaçıncı kanat çırpışım

Renklerinin tılsımlı sesinde
Polenlerine yattığım ilk baharsın

Kaç şiirin yüzü eskidi, sakallarına düşen kırlarla
Kaç kelime ağır geldi cümlelerime
Söyle daha kaç kalem el çekecek kağıttan

Üstelik ellerimi tuttun
Sıcacıktı...
Avuçlarımda kaynadı pınarlar
Berraklığında, küçücük bir çakıl taşı oluverdim
Akıntınla yuvarlanan

Ah! eteğindeyim aramızdaki zamanın
Haczindeyim tatlı hüznün
Ciğerlerime inen her nefesle kavgalıyım
Dudaklarına asılmış bir kaç idamlık cümle
Çehrenden damlayan..

Şimdi, yargısız infazının can yırtan suskun tetiklerinde
Yudumca kirpiklerinden düşüşüm

Ah!sevgilim
Yeryüzünün dilinde
Derelerin çağlayan gümbürtüsünde
Agaçların ıslak yüzünde
Yosunlanmış taşların böğründe
Kayalarının altındayım

Ağzında yarım heyecanlar taşıyan karıncayım
Hep sana taşınan
Hep sana biriktiren

Gidiyorsun yine!
Beni acıların uluduğu karanlıklar da bırakarak
Dikenli hasretinin ten çizen yasında
Gözbebeklerimin sağnağında
Gidiyorsun...

Günler günleri kovalıyor
Kulağımın dölü büyüyor
İç seslerimin çığlığında
Patikalarında vurgun yiyorum
Sularında kayboluyorum

Ömrümün dört yanını, asi bir sarmaşık gibi sarıyor
Itırlı sevgilerinin mor çiçeklerinde
Umuda çiseleniyorum
Ten kıvrımlarına nemli bir buse oluyorum

Yokluğunun çoğul yollarında
Seni yaşıyorum
Bil ki, sevgilim
Karakışın ılıtan şarabında
Bulurum seni
Sanma mutsuz olurum

Ayrılığımızı öpen saatlerin tebessümünde
Varlığımı kiymet bilen sunaklarda besilerim

Oysa!
Oysa, ellerimi tuttun
Sıcacıktı..
Bildim ki içimde köpüren volkansın
Parmaklarımın lavında
Yaktım ikimizi

Artık tüm sözler kifayetsiz
Kuru yapraklar gibi hışırtısındayız aşkın
Ki, kavuşmaya gebe de olsa zemheri
Baharımızın ilk tekmesinin vuslatındayız

Çiçekler taçlanıyor ruhumda
Aşkın uçurumlarında
Yalnızlığımızın kadehindeyiz
Dipteyiz..

Bilemedin
İki damla yaşın azizliğini
Gözlerimden süzülen kederin
Çok kanamalı kesiğini..

Ne şen bülbüller bastın yarama
Ne kelebek tozu..

Tepelerinden indim
Serin sular içtim de
Ömrümü satırlara adadım

Yarası saklım
Sabahlarıma boz bulanık suretinle güldün
Nasırlı duygularının mihrabına çıktım da
Duymadın..

Gerdanı hüzün kokanım
Zirvesinde aşkın
İki yana açılmış kaburgalarımın orta yerinde
Yeşeriyor kalp atımlarım

Oysa
Ellerimi tuttun
Sıcacıktı..
Bıraktın..
Düş'tüm
Ben Sende zaten hep bir düş'tüm.

08:00 25.03.2013
NURGÜL OCAK

Yazarın Notu:

Uzun bir süreden sonra, aşk kokan bir şiirle Edebiyat Defterine, özlediğim şiirsel ruha döndüm... Merhaba sevgili şiir dostları, ruhu sıcak paylaşımlara!

 
0 oy, 0.00 puan

Şairin Sitemizdeki Diğer Şiirleri

Aşk (488 kez okundu)
Aşk (549 kez okundu)
Aşk'a İnkardı Sinhâ (680 kez okundu)
Aşk Cenini (550 kez okundu)
Aşk'ın Ütopyasında (530 kez okundu)
Aşk Ve Su (530 kez okundu)
Aşka Davet (547 kez okundu)
Aşkın Aşil Tendonu (690 kez okundu)
Aşkın Sıcak Elleri (667 kez okundu)

Yorumlar

Henüz kimse tarafından yorum yapılmamış.

Yorum Yaz

Adınız:
Mesajınız:
 

Love.GEN.TR, Aşk ve Sevgi Sitesi
Tüm Hakları Saklıdır © 2004 - 2021