1
(dün)
ay düştüğü vakit kötürüm geceden
zehrini boşaltırdı yangının
benim çatallanırdı dilim
su derdim
karanlık kesilen sahralarda
bin yıl yaşadım sensiz
aşkınsız
yanık gövdesinde rüzgârın
gözlerimde küf tutardı yüzün
saçlarını dinlerdim
bahar koşuların
kışkırtırdı sonbaharı
kıyısız ırmaklar
sonsuz derinliğin serüveni olurdu
2
(bugün)
mevsimi olmayan bir adadayım
mavisi prangalı deniz gibiyim
gökyüzü karanlığında tecrit
kemiriyorum ateşböceklerini
dilim zehirleniyor
azalıyorum
sana seslenince
söyle
neden bu haritalarda yoksun...
3
(yarın)
ay düşecek yine kötürüm geceden
zehrini yoğuracak karanlık
benim çatallanacak dilim
su diyeceğim
sen
düşlerimin yine uzak ülkesi olacaksın
ben
tecritte vapurçiçeği
aşkımsız
hadi uzat ellerini
sana yalnızlık çiçekleriyle merhaba diyeceğim
4
(Sonra ki gün)
yaşarsam
şart olsun bu macerada "yalnızca sana yaşayacağım"