İnsan her zerresiyle yaşadıkça günbegün
Ölümü hatırlayıp hazırlıklı olmalı
Vuslatı düşünerek asla olmadan üzgün
Bu kavuşma anını şeb-i aruz bilmeli
Kendi bedeni sayıp sırtlarda taşınana
Koşup omuz vermeli o ölen ben diyerek
Hasretiyle yandığı ebedi o canana
Huzuruna varıp da bu gelen ben diyerek
Ne geride koyduğu malın, mülkün değeri
Ne evlad-u iyal'in feryadıyla çaresiz
Çıkılan yolculuğun dönüşü yoktur geri
Demir alıp limandan gitmeli sessiz sessiz
Hiç aklından çıkarma yere her bastığında
Ondan bir parça olup, ona döneceğini
Geceleri başına taş batar yastığında
Düşünüce güneşin, ayın söneceğini
Sabırla karşılarız gelen musibetleri
Ebedi bir sınavın hazırlığı sayarak
Aşmaya gayret edip türlü melanetleri
Rab'den yardım isteriz kalpten huşu duyarak
Yüreğini her zaman coşkun akan çay bilip
Ruhen temizlenmeli yıkanıp kenarında
Unutmayıp ahreti tefekkürlere dalıp
Kaybolup da gitmektir
aşkın yakan narında
Güneri Yıldız (Ören, 16.07.2011)