Gidiyorum,
Sensizliğe hasret saatlerin zaman sesinde
Bu mekânların sen kokan meltemini terk edişimdir
Sahildeki dalgaların hırçınlığından belli,ki
Kaybetmişliğin küskünlük nöbetlerinde ruhum
Ziyanı yok,
Yok, oluşumun geride kalan anılarıma
Hasretin dokunmasın yüreğime ne şimdi,
Nede daha sonra
Lüle saçlarına takılmış aklım kirpiklerinin arasında esir
Bir kurtulabilsem,
Gözlerinin elasından sınırsız yok oluşa razıyım
Gelir miyim,?
Bir daha bu sahilde yürürmüyüm sensiz kumsalda
Martılar yine aynı telaşla uçuşur mu? Etrafımda bilmem
Kızıl güneşin ufukta kayboluşuna şahitlik ederler mi? Sanmam
Onlarda senin gibi yanlız bırakacaklar beni,
Çekilecekler kuytuya
Süzülüp giden gemilerin seyir defterinde yazılı rotası belli
Ya benim!
Neresi olduğunu bilmediğim,
Sana hasret sisli gecede belirsiz yönüm
Anladım,
Ve sensizliğin acısını öğrendim olmazdı hiç bir şey eskisi gibi
Yapamazdım bu yerlerde
Çaresiz yanlız kurumuş yaprakların hüznünde sensiz
Bu yerler artık bana yabancı
Şiirler şarkılar kuşlar martılar hepsi evet, hepsi
İçimi acıtıyor gözyaşlarım benim değil sanki bana yabancı
Sahile vuran dalgaların alıp götürdüğü kum taneleri
Denizin soğuk derinliğine çeker gibi hayallerimi, yerin den söker savurur benliğimi
Aşkın zaman aralığında
Anladım ki! Hayatın kendisi yalancı
Serhat BİNGÖL 09/01/2012
Kategoriler
