Düşmüşüm
Dönerim
Bir elim gökte
Bir elim yerde tutunur saçlarındaki rüzgara
Yanarım
Alevler benden alaz ben alevlerden
Vakitsiz
Zamanlar yontar
Titretir
Bir şafak daha doğdu
Bir saniye daha geçti avuçlarımda
Hadi yıkın bendimi taşsın ne çok dökülmüşüz
Ne kadar yuvarlandık
Ne çok yol aldık biletsiz
Sevdamın tozunu taşıyorum
Bu çıyanlarda bizim akreplerde yılanlarda
Zehir kalsa da içimizde ne edek durmaz ki dilde kelimeler
Kökten kopmayınca
Hadi
Koparın dillerimizi milleyin gözlerimizi
Sevda bu be
Ne dil tanır nede mil
Döşümde ki dost yarası kansız
Boş ver onları
Aklından geçirip de ziyan etme aklı mavi
Yâdımsın
Özümsün
Sözümsün
Benliğimde ki
Bedenimize ki ruhlar amansız
Geçit vermez bir adımlık
aşklara
Nefessiz
Ve
Sahipsiz bir zamana kusar da
Söyleyemez nasıl kırdığını, içindeki putları
Çoktan öğrendik
Kara gecelerde masalsız uyumayı
Ruhlarımız kılıçtan geçirilirken
Hücremde
Sen olurum
Bu gün ondandır
Çelme
Gözlerini
Susarım kendime
Saklanırdınız
Kanayan dudaklarımda derme çatma gülüşlerinizde
Sevmiştik
Kıyılarımıza vurmuştuk bir bahar esintisi bırakırken
yazıldınız karanlık geceye
Bükülürdü haziran kaybolmuş bakışlarda
Oysaki ben sizi
aşka benzetim
Hiç büyümemiştiniz hep çocuk kalmıştınız
İşte ben sizin o halinizi sevmiştim
Oysa
Kışlar kızıl beyaz
Yıllar okyanus
Vuruyordu kandildeki gölgemiz kerpiç duvarlara
Sahipsiz
Kaç milyon kere ölmüşüz
Ötesindeyim yürek kapılarının
Rutubetli düşler sardıkça
Ruhumuzun suskunluğunda derindir korku
Çıldırır bahar yanarız ezgilerde yavaş yavaş
Vurulur gece
İki damla yaş koyuyorum kartal kanatlarına
Ve
Seni diliyorum her gece
Tanrının verdiği her nefeste
Şimdi yitik kelimelerin kentindeyim
Hangi kelimeler çarpar beni
Dilinden düşerken
Seviyorum
Seni nakışladığım yüreğimde
Mavim
Şiir
Mahir ULAŞ