Sanki bir okyanus gibi güzel gözlerin.
En güzeli, bir musiki gibi o billur sesin.
Nihavent bir şarkı gibi seninle akşamlar.
Mah-cemalinde oynaşır yakamozlar.
İptidai
aşkıma şahit olsun gökteki yıldızlar.
Bir ok misali saplandı bakışların kalbime.
En derin yerimde öyle iz bıraktın ki bende.
Nasıl desem bilmiyorum, bir parçam kaldı sende.
Sen gönül bahçemde açan bir gülsün en nadide.
İnleyen şu kalbimin ateşini söndür yanıma gel de...
Zail olmaz, dil-i ruhsarımı yakan ateş, yine de...
Bak gör halimi,
aşkından düştüm ne hallere...
Ey güzellergüzeli!
aşkından oldum divane.
Nagehanımsın! hasretinle yanan gönlüm bir virane.
Mahpeyker-i didarım; maşukun yolunu gözler her gece.
İhsan eyle bu mecnuna, maşukunu salma çöllere.
Servinazım od düşürme hasretinle şu gönlüme.
En nadide tek gülsün sen benim gönül bahçemde.
Sensiz olamam;
aşkın yer etmişken yüreğimde.
İlkbahar çiçekleri gibisin, yüreğimde açan.
Ziyasıdır gözlerirnin; bakışınla kalbimi aydınlatan.
İçimi doldurup taşıran;
aşkındır beni yaşatan.
Mah-i nurumsun sevgilim; karanlık gecemi aydınlatan
Gülüm; sen mi bensiz, yoksa ben mi sensizim?
Ürkek bir ceylan gibi,
aşkımın peşindeyim.
Layemut duygularla bağlandım, seni çok sevdim.
Üzülme! sen sevmesen de ben seni yine seveceğim.
Mezarım olsun sensizliğim, bak ne diyor ilk harflerim.