Aşkla Kısa Tarihle Uzun
yıldız dolu tutkulara seyriyor gözüm
kendime perde sana gök
zamana ömür törpüsü
aşka bir anlık
şairliğim
sana olana
ağaçsız kuş yoksulluğudur sekmek
seni görmeden herhangi bir şosede
göz yaşlarımda ay ışığı izleri
tarihe çıkış yoluyum
sönsün diye ateşim
terkimi bekler takvimler
kısalır var oluşun öyküsü
bir sen uzarsın içimin acımış boşluğunda
bir de caddeleri çamurlu okul çocuklarının uğultusu
göklerimden sımsıkı tembihler aldım
alazı
aşkla yoğrulu yağmur göçüğüm benim
atışının tonu buruk yüreğimle
pazen düşler kurdum umuduna
sığırcık coşkusu sevincine
ara sokaklarda ıslanmayı öğreteceğim
göklerim dolu ben seninle doluyum
ve çatıların sonbahara cesaretiyle başlar
tarihsiz
aşkların milatları
yağmurdan kaçma
sokaklar bomboş
hem
erik ağaçları en kötü oyunumuza bile arkadaş
saçlarımıza sığınan haylaz bulutlarla
yumuşayacak en sert uzaklar uzaklıklar
sonsuz acı yok olacak...
üzülme
gülüşünün kenarı çırılçıplak insan nakışlım
göç kuşlarının dönüşüyle uyanacağız birgün
göklerimden sımsıkı tembihler aldım
her yağmur bastırışı nefesinin buğusuna sığınacağım...
Kağan İşçen