Yağmurlar düşerken körpe bağına
süzülür damlalar gül yaprağına
takılıp gurbetin hüzün ağına
bir sen mi solarsın hasret çiçeğim
Sarıp dikenlere gönül acını
indirme başından ümit tacını
rüzgarda savrulan ipek saçını
bir sen mi yolarsın hasret çiçeğim
Estikçe başından gurbet yelleri
okşarsın hasretle açan gülleri
mutluluk seyrinde eski günleri
bir sen mi anarsın hasret çiçeğim
Dalıp anıların buruk seyrine
gözyaşı dökersin hasret nehrine
yediğin ekmeği gurbet zehrine
bir sen mi banarsın hasret çiçeğim
Denizler dalgalı alınlar sisli
yollar sıra sıra engel dizili
herkesin ateşi içinden gizli
bir sen mi yanarsın hasret çiçeğim
Seller feryad eder dağlar ses verir
bir ömre bir sevda sanma az gelir
şimdi her gönülde bir ah yükselir
bir sen mi ağlarsın hasret çiçeğim
Coşkun akan seldim duruldu kalbim
gurbet eller gezdim yoruldu kalbim
aşkın hançeriyle vuruldu kalbim
bir sen mi kanarsın hasret çiçeğim
Bir tek sen değilsin hasretlik çeken
gizli köşelerde boynunu büken
sılada sevdalar gül gül iken
bir sen mi ağlarsın hasret çiçeğim
Can Nuri'yim nice canlar canıyım
diyar diyar gezen garip arıyım
gurbetin hasretin en kör yanıyım
bir sen mi dolarsın hasret çiçeğim