İnsanoğlu ayağa düşünce, şenlenir izbeler
Hayaldeki yeşil ülke; ele geçer birer, birer.
Bakmaya doyamadığın gözler olur birer hançer,
Gönüldeki gümüş renkli yeryüzü, kâbusa döner.
Zamanında seni güldüren hayaller hara düşer,
Bir zamanlar bad,ı sabah şimdi ise tufan eser.
Gülünce güneşi andıran çehre beynini biçer,
Şu hasret denilen derebeyi sensizliği seçer.
Ne kadar kem duygular varsa geliyor üçer, beşer,
Bu yoğun duygulara ne beyin dayanır ne ciğer.
Akıl dedikleri! şu halime gülüyorsa eğer,
Gönül pazarında tüm değeri bir tükürük eder.
Gönül ehli olmazsa gönül tahtına hain geçer,
Günü gelince yüreğinle birlikte döşü deşer.
Doymak bilmeyen egosunda olur nalında keser,
Gece’de, bir budala gibi gaipten duyulur sesler..
İnsanın deli olması için
Aşk’ın adı yeter,
Onun için Mevlana bulutların üstünde döner.
ADEM’in yediği'o'yasak meyve
AŞK’tır dediler,
İnsanoğluna kalp verilirken birde
AŞK’ı verdiler..
Artık bana gülümsemeyin hayallerim, geceler,
Gece olmaktan çıktınız beynimi kemiren dişler.
Kader dedikleri cevabı olmayan bilmeceler,
Bana tercüman olsun kalemden dökülen heceler....
05.02.2008
Jale Keskin