Sevda denilen dersin birinci saatinde
"Gözlerimi kağıda" yaz demişsin sevgili
Tam altı sayfa tuttu kirpiğini anlatmak
Hala yazdıklarıma az demişsin sevgili
Tırnağından başlayıp giriş yaptım methine
Kolaydan yola çıkıp dikkat verdim çetine
Yüreğimi terleten asrın hararetine
Mesnetsiz bir iki boş söz demişsin sevgili
Bir an nefesim durdu şaştım kaldım hayına
Bin parçaya bölünüp damla oldum çayına
Hayallerimi örüp heybetli sarayına
Serdiğim has ipeğe bez demişsin sevgili
Mehtabı kıskanarak saçlarını yak deyip
Okyanusun kalbine tersi yönden ak deyip
Yüreğini botunun ökçesine tak deyip
Öfkeli adımlarla ez demişsin sevgili
Hangi tarafa baksam yüzün düşer önüme
Dar yer olmasın dersin "sığmam kırk bin dönüme"
"Al eline bir kazma" yas düşürüp günüme
Göz çukurunda mezar kaz demişsin sevgili
Bülbülü yoldaş bilip gülün sırrına eren
Sevdasını baş tacı nefsini yere seren
Bir tek noktaya parmak basarak konser veren
Kuyruklu piyanoya saz demişsin sevgili
Yaralarım uç vermiş durmadan kanıyorum
Gece yıldızlar söner ben hala yanıyorum
Usulca ismim ile ses verir sanıyorum
Buz gibi hava ile siz demişsin sevgili
Rüyalarıma geldin sol yanımı dürterek
Utangaç pozu yaptın kirpiğimi örterek
Can yerime dokunup yarama köz sürterek
Birde kinaye ile buz demişsin sevgili
Toprağa düşen her dem serpilip gelişirken
Dalgalar kumul ile sahrada buluşurken
Martılar çığlık çığlık tenimi bölüşürken
Sadece küçücük bir iz demişsin sevgili
Son umut bir ölünün gözlerinde çağlayıp
Ellerden gizli saklı yağmur ile ağlayıp
Dağları urgan ile omuzuma bağlayıp
Can yokuşunda yürü düz demişsin sevgili
Şairin Sitemizdeki Diğer Şiirleri
Yorumlar
Henüz kimse tarafından yorum yapılmamış.
Yorum Yaz