Hani, bir felsefe vardır
Dertler, paylaştıkça azalır
Sevinçlerse, paylaştıkça çoğalır
Oysa sen
Öyle bir dertsin ki dertleşemediğim
Benim de sevdiğim var, var diyemediğim
Üstelik seni sevdim dememe bile
Ne okuduğum kitaplar izin veriyor
Ne de öğretilen felsefe
Sevgiden
aşktan yana, bir ah deyim sen anla
Sen var ya sen
Dört duvarı örülü yasaksın, yasak elma
Bana kalsa
Ah bir bana kalsa, hemen derim çık gel
Ancak, örfüm, âdetim töreler buna engel
Yok, yok!
Bu böyle olmayacak
Ya tutamayıp kendimi, itiraf edeceğim sana olan sevgimi
Ya da bir kusur bulup, vazgeçireceğim kalbimi
Bana sorarsan eğer, ben kusurdan yanayım
Çünkü böylesi bir
aşka izin vermiyor ki İnancım
Ne olur beni affedin, beni anlayın
Ne olur sen de affet, sevgili evli kadın
Metin Ceylan
Yazarın Notu:
İnsanoğlunda 'Âşık olmak' yeteneğiyle birlikte harekete geçen akıl, mantık ve etik kuralların da olduğu ve bu kuralların alınacak kararlar karşısında adeta bir jüri görevi yaptığına inanırım. Öte yandan
aşk, her ne kadar bu jüriye üye olsa da ’’
Aşk hürdür, kararları kendi verir’’ tezine de inanırım. Bu nedenle
Aşk, Demokrat da değildir. Peki
aşkın aldığı her karar doğru mudur? Hayır değildir. Ancak
aşkın aldığı her kararı diğer üyeler kabul etmek zorundadır. Diğer üyeler, ancak kabul edilen
aşkı karşı tarafa bildirip bildirmeme konusunda söz sahibidirler. Bu şiir, bu tip vakalara bir örnektir.
Aşk kabul edilmiştir. Ancak karşı tarafa bildirilmeyecektir…