Sabrımı sınar oldu, bir sevgili pusuda
Gönlü kaymış gönlüme, alengilli us'uda
Sevgisi de bir alem, cilveli kuşkusuda
Bir kere sevdim desem, boğar bir kaşık suda
Dişten, tırnaktan, etten, acılar dağ doğurdu
Ağız yandıysa sütten, üflemeli yoğurdu...
Ateşe atılan kul, serçe parmaktan yanar
Yüreği küskün ise, can büzüşür, çekilir
Bir damlacık su ile nice geceler kanar
Her doğan yeni günde, yeni tohum ekilir
Demir tavında olsa, gün doğmadan soğurdu
Ağız yandıysa sütten, üflemeli yoğurdu...
Her vesvese infazdır, sevenin yüreğinde
Denizler ona azdır, kırılgan küreğinde
Gizli
aşktır sızlayan, burnunun direğinde
Gözü yüksekte değil, mavinin ereğinde
Siyahlar mavi olsa, sevince boğulurdu
Ağız yandıysa sütten, üflemeli yoğurdu...
Baltalar bilenince, hicranın koynundasın
Vuslat bir hayal olur, sızlar ömür boyunca
Şafak türkülerinde, yıllarca sürer yasın
Günlerin zindan olur, yaşamazsın doyunca
Kaçarsın merhametten, vurursun kuzu kurdu
Ağız yandıysa sütten, üflemeli yoğurdu...
Şiir ve yorum Mehmet Fikret ÜNALAN