İçimden tekrarladığım seni seviyorum repliklerini,
Senin yerine aynada kendime söylediğim
gecelerde sabahlamıyorum artık...
bu gece bir büyücünün avuçlarından seyrettim kendimi
zamansız yakalanmıştım gözlerine
uluorta sevişirken akreple yelkovan
bekaretini kaybetmişti yüreğim
en savunmasız yanımdan geçti rüzgarın
ve akhileus ezikliği sırrımda
kalbimin tendomundan yaralandım
artık ölümlüydüm...
teşhir edilmiştim senden...
vehimli iblisler salındı cehennemden
kalbimin fotoğrafı ellerinde
aramaya çıktılar ruhumu
aynalarımda boğulmuş
tüm kadınlarının öcünü almak için
dipsiz kuyulara saklardım aynaları
uçurumlarının kenarında uyanıp ertesi gün
özür dileyebilmek için
kendimden ve senden.
bulutlarda düş kanaması gerçekleşti
sağanak halinde gözyaşlarının
Yalnızlığımın kıyılarına vuran,
Cam şişedeki mektupları her birinin
yüzümde parçalandı
ben kanıyordum,
sen akıyordun damarlarımdan
kaç ölüm varsa kaderimde
ve kaç ayrılık yazdıysan alnıma
yaşamaya razıydım artık
yüzümü nereye dönsem
yokluğun ölümü hatırlatmaya yetiyordu zaten
hayat ışığı adının anlamıydı halbuki
dudaklarıma mühürlenmiş ötelerden
zaman ve mekana inat...
çıplak adımlarla yürüdüm
can kırıklarımın üstünde sensizliğe
yıkılmış şehirlerin
sokak lambalarına sırtımı yaslayıp
sürgün ettiğin masallarından arta kalan kahramanlarının
benzi sararmış istilalarıyla boğuştum
içinde adının yankılandığı bir düşe bile
tüm gerçekliğimi vermeye hazırdım
nasıl olsa artık ölümlüydüm
umutlarıma binlerce barikat kurulmuş
kefenlerinden sevda sızan güzelim cesetlerden
gözüme sokulan her bakışları
gümüş kurşun değilse eğer
otistik bir mevsim doğururdu belki
rivayetler hazırlardık ikimiz adına
masallar anlatacak doğmamış çocuğumuza,
Böylelikle dönüşünce
bir günahkardan ölümlüye,
Geriye kalan yanıydım
aşkın..
gözlerinden damlayan
yasadışı duyguların
kelepçeleri çözüldüğünde artık
özgürce kutlasınlar yılda bir kere
sevgilerini tüm ölümlüler
kutlasınlar ki
aziz valentinenin kemikleri sızlasın
ben her ayın ondokuzunda dolunay çıktığında
O'na dönüşüp adını sayıklayacağım ölene dek
ve kum saati gibi tek bir yöne akacağım hep
ters çevrildiğimde yeniden yalnızlığa...