Aşk aklımı aldı ben, değilim artık bende.
Visal ateşi yaktı can kalmadı bedende.
Belki ancak diriltir sevgilinin bakışı;
O ki! Şifa kaynağı, ab-ı hayattır tende.
Nisan yağmuru nasıl veriyorsa güle can;
Maşukun bir nazarı hayat olur kefende.
Kalemle ve yazıyla anlatılmaz
aşk-ı har;
Mevcuttur bu incelik zarif her bir desende.
Bulutlar ağlıyorken papatya, zambak güler;
Bir nebze güzel gamze, kıpırdamaz nazende.
Yusuf’un (a.s.) kokusundan Yakup’un (a.s.) gözü görür;
Haremden gelen hırka rahmet olur Yemen’de.
Hayat suyu membaım batıdan doğan güneş;
Feyiz, nur onda mevcut o gemide dümende.
Kurtarıcı bekleyen gözler daha çok bekler;
Gurur meşgul ederken, cevher kalmaz madende.
En şiddetli rüzgarın gücü yetmez dağlara;
Eteklerinde huzur bulur çiçek çimende.
Aklımı asmalıyım koymalıyım torbaya;
Bir düğüm olmak için şu dokunan pazende.
Gel, çorak toprağıma hayat damıt ey Tuna;
Visal-im mümkün olsun, madden ve de manen de…
Salih Yıldız…19.08.2013
.