Bırak parçalansın mabedinde
aşkın yüreğim,
Bırak git, dönüp bakma ardına...
Görme bu yıkılmış, yok olmaya yüz tutmuş,
Kederli halimi.
Bu gece de yıldızsız kalsın gökyzü,
Eşlik etsin zifiri karanlık bana,
Örtsün üstünü örtüsüyle acılarımın...
Dağıtsın rüzgar saçlarını koca çınarın,
Tutsun ardı sıra o da yasını.
Savursun ardından hüzünle,
bakacağı birkaç kuru yaprak.
Bu gece efkar, bir bulut olup dolanmalı semada,
Keder bayrağı dalgalanmalı her tepede.
Ağıtlar yakılmalı, ağıtlar içler yakan...
Bir kez daha kaybetti
aşk,
Yenik düştü, boynu bükük.
Ayrılık, zaferini kutluyor,
Şerefe kadeh kaldırıyor acıyla.
Bu gece yüreğimde bir cenaze töreni,
Kimsesizler mezarlığına birini daha gömdüm.
Ne tuhaf, akmadı bir damla da olsa
Gözümden yaş...
Farkında değilim,
Oysa ölen bendim....