Kalabalık yalnızlıkların
Şair ruhlu kadınları ve adamları idi onlar.
Pejmürde sayfaların derininde kaybolan.
Kayıp varlıklarının sığınağında
Göçebe kuşların efkârında
Sünepe tahayyül edilen bir bağnazlıkla,
Hor görülen ama
Hor görmeyen,
Sevdaya sevdalı
Âşık ummanların kavuşturan
O mecalsiz yarınları
İle sırra kadem basan.
Kıt kanaat mutlulukları ile
Heybelerinde
Ve sür git o müphem söylemlerde
Hüznün kucağında
Kör kuyuların en dibinde
Sarnıcı olmayan düşlerdi
Kucaklarında saklı
Saklı
aşkların gizem dolu âşıkları.
Yârin uzağında
Gönlün tuzağında
Beyhude geçmiş ömrün bağrında
Bağrı yanık
Ve savruk
Ve kıdemli dramların başrolünde;
Paye vermiş
Hepten inkâr edilmiş.
Tüme gelim idi tasavvur ettikleri
Zihnin ücralarında
Bitimsiz devinimsiz yerkürenin
O heybetli suretinde
Kol kanat germiş iken sevgiliye
Sevgilinin yüreğe düşürdüğü
O ateşin küllerinde
Ve küllerinden doğan
Günbegün sona adımlanan
O yolun neferleri.
Şiire âşık
Aşkın süzgecinde demlenmiş
Sevgiye dair o hasret
Nasıl bitimsiz.
Ve tevekkül idi
Silik gölgelerin heybetli malikleri
Bihaber beşerin nefsinden
Kaybolmuş
aşkın engin dehlizlerinde.
Aşka âşık
Âşık ruhların biteviye denklemi
Çözmeye mahkûm
Sevdanın gizemini.