Sen bilirmisin? geceler boyu,
İçin için ağlamanın ne demek olduğunu,
Sen bilirmisin? kör karanlık akşamların,
İnsanın üzerine nasıl karabasan gibi çöktüğünü,
Sen sen! bunları yaşayan değil yaşatansın.
Nereden bileceksin ki vefasız.
Bak şimdi bir zamanlar,
Kalemimden mürekkep dökülürken satırlarıma,
Şimdi gözyaşlarım dökülüyor.
Senin vefasızlığını,senin hayırsızlığını,
Senin ihanetini,unuttumu sanıyormusun bu yürek
Sen öyle büyük hislerle seven bu yüreği,
Yaralamayı kendine ibadetmi ettim?
Severken seni ölümüne ,sen ardına bile
Bakmadan çekip gittin
Sen bilirmisin ?duvarlarla konuşmanın,
Ne demek olduğunu
Sen bilirmisin ?simsiyah olan saçlarımın
Şimdilerde tel tel bembeyaz olduğunu,
Senin vefasızlığını,senin hayırsızlığını,
Senin ihanetini,unuttumu sanıyormusun bu yürek
Kapanmadı sarmadı bu yürek
Bende yarattığın depremin enkazını,
Beklerken senden kuru bir tebessüm,
Sen ne verdinki bana
Sadece sadece acı bir hüzün
Olmayan gururunu,olmayan haysiyetini,
Olmayan şerefini benim temiz
aşkımdan
Üstün tutan sen!
Bana hayatımın baharını zindan ettin
Senin vefasızlığını,senin hayırsızlığını,
Senin ihanetini, unuttumu sanıyorsun bu yürek.
Ey sen vefasız gönül!
Bak şimdi bedenimle beraber duygularımda öldü,
Sana
aşkla bakan yeşil gözlerimde söndü,
Arama artık beni arama....
Acıları,isyanları,karanlıkları
Ve yaşanmışlıkları kaldıramayan bedenim
Bir parça kara toprakla gömüldü.
Senin vefasızlığını,senin hayırsızlığını,
Senin ihanetini ,ölsede unutmaz bu yürek.