Ey sevgili,
Üç günlük ömrümün ikinci günün son demleridir yaşadığım,
zamansız gelişinle çalan kapımı,belkide hiç duymayacağım,
sabah kalktığımda kapımda gözlerinin izini göreceğim,
bende gözlerime kızacağım,
gelişini duymayışımla bir daha yıkılacağım...
Ey sevgili,
Hiç bu kadar sevildinmi?
hiç bu kadar nakış nakış yüreğe işlendinmi?
hiç bu kadar sofrada aş,tesdide su,aşta katık oldunmu?
uyku diye yatıldın...bal diye tadıldınmı?
hiç bu kadar sana aslı olan oldumu?
yada sen kaç kişiye kerem oldun......
Eyyy sevgili
Eyyy aşıkın maşuku....
Karamsar düşlerimi süslerken bile günahımdın,
aksın diye beklediğim gözlerde yaşımdın bir türlü ağlayamadığım,
geceye doğmayan şavki suya vurmayan ayımdın,
ben seni yokluğunla sevdim,varlığına inat,
yaradanın kulun kalbine bıraktığı ışık olsa gerekti
aşkın,
Aslı'yı Leyla'yı Şirin'i kıskandırdın,
sevginle göklere vuslata götürürken kat kat...
Ey sevgili...
Korkuyorum gözlerine bakmaktan,takılıp kalacağımdan,
yüreğinin derinliklerinde kör kuyularında hapset beni,
atarken duracağından korktuğum aciz kalbim,
sevmesin seni,
alıştır yokluğuna,umut verme varlığına,
çık düşlerimden çok uzaklara savur kendini.
bakma gözlerime,görme benli düşlerini,
ya gel hep bana yada hiç bende kalma,
ya ol hep benim yada hiç kimsenin olma.......
DUDU BAYRAM
03 08 2010