Yaşam/aktır dediğim sen gidene kadarmış
Ellerini elimden çektiğinde anladım
Meğer insan ruhunu kül eden lisan varmış
Dilinden 'veda' diye çıktığında anladım
Anlamazken 'gül' diye feryat eden bülbülü
Anlamazken dalında zamansız solan gülü
Anlamayıp sorarken nedir Kerem'in külü?
Sen b
aşka bir yüreğe aktığında anladım
Nasıldır bir mum gibi erimek biraz biraz
Nasıl kışa dönüşür hiç bitmez sandığın yaz
Nasıl bir çift göz ile yapılır büyük infaz
Zavallısın der gibi baktığında anladım
Anladım ne demektir çok inanıp yanılmak
O yanılgı yüzünden meczup diye anılmak
Karşındaki gözüyle nedir İsa sanılmak
Bakışınla çarmıha çaktığında anladım
İnsan nasıl kesermiş dostlarla selamları
Ve nasıl kırılırmış mutluluğun camları
Anlamazken
aşk için ağlayan adamları
Sen giderken ruhumu yaktığında anladım
Sevdana giydirsen de sonsuzluk elbisesi
Yine de yıkılırmış toz olurmuş cüssesi
Dudağına düştü ya b
aşkasının busesi
İhanetten mezara tıktığında anladım
Anlamazken bir ömrü esir alan anları
Anlamazken kendini kaybeden insanları
Aşk için harcanılan sıfatları şanları
Yokluğunu ömrüme yıktığında anladım
Aynaya baktığında ufalıp alçalmayı
Gördüğünden utanıp içinde azalmayı
Boğazında yumruyla düğümlenip kalmayı
Ciğerimi neştersiz söktüğünde anladım
Anladım yaşanırmış acıya zorla gülmek
En kötüsü doğruymuş varmış yaşarken ölmek
Ve gerçekten doğruymuş ölmemeye üzülmek
Koluna b
aşka bir yar taktığında anladım
'Bütün anlamadığım şeyleri, dünyayı başıma yıktığında anladım'