Birer yolcuyduk
Düş yorgunluğu gecesinde
yolunu kaybeden
Poyraz esen gölgelere sığınan
bir çiğ damlasıydık
bir tomurcuktuk.
Adı tesadüf olan bir yer vardı
hep orada karşılaşırdık
Kelebek suretindeydik
Gül yapraklarını aşındıran.
Gülümseme tadındaydı öğrendiklerimiz
adı yıldızları saymaktı
Zifir karanlık gecelerde
Papatya falıydı
Her sonu
aşk ile biten kelime
bir gün geldi
biri kanadımızı kırdı
Biri suyumuzu içti
biri son yemeği yeğip gibi
Her şeyi kirletmişti.
Oysa
Adını güneş koymuştuk parıltımızın
Yıldızdı geceleri sulayan
Aydı en büyük dostumuz
O yerinden söküp gitti.